Panik Atak

Korku nöbeti olarak da tanımlanan panik atak, aniden başlayan ve bazen tekrar eden şiddetli korku atağıdır. Panik atak sırasında kişide çarpıntı, terleme, titreme, nefes darlığı, uyuşma veya kötü bir şeyin olacağı hissi yaşanır.

Panik atak geçiren kişi kalp krizi geçirdiğini veya öleceğini düşünür. Ortalama 5 ila 30 dakika sürer ve bu sürenin ardından kendiliğinden geçer. Bir insanın hayatı boyunca bir veya iki kez panik atak geçirmesi normaldir.

Panik atak, sık sık tekrar ederse panik bozukluktan söz etmek mümkündür. Ayrıca bu atakların gerçekleşmesini beklemek, bununla birlikte ortaya çıkan kaygı ve ölme ya da zarar görme kaygısıyla hayata uyum sağlamakta zorluk çekme panik bozukluğun oluşması sebeplerindendir.

“Bizi sınırlayan öncelikle fiziksel benliğimiz değil, fiziksel sınırlarımız hakkındaki zihniyetimizdir.” –Ellen J. Langer

PANİK ATAK BELİRTİLERİ

Panik atağın bir çok belirtisi vardır. Bunlardan en önemlisi panik atak süresinin kestirilememesidir. Ayrıca panik atak sırasında kişi kalp krizi geçirdiğini veya öleceğini hisseder.

Panik atağın yaygın olan belirtileri:

  •  Nefes darlığı ve boğulma hissi,
  •  Nefesin kesilmesi,
  •  Göğüste baskı hissi,
  •  Çarpıntı hissi, kalbin çok hızlı atması,
  •  Baş dönmesi, düşecek, bayılacak gibi hissetme,
  •  Terleme,
  •  Üşüme, ürperme,
  •  Titreme ve sıcak basması,
  • Kulak çınlaması,
  • Baş dönmesi,
  • Mide bulantısı,
  • Kontrolü kaybetme korkusu, delirme korkusu
  • Kalp krizi korkusu, ölüm korkusu.
  • Gerçeklikten kopma
  • Kendinden kopmadır.

Panik atak sırasında yukarıda sıralanan belirtilerden en az dört tanesi görülür. 4 belirtiden daha azının görüldüğü durumlara ise kısıtlı panik atak denir. Durumun şiddetine göre panik atak sayısı değişebilir.

PANİK BOZUKLUĞUN SEBEPLERİ

Diğer psikolojik rahatsızlıklarda olduğu gibi panik bozukluğunun oluşmasında da birçok faktör etkilidir.

  • Genetik faktörler,
  • Birtakım ilaçlar ve karbondioksit.
  • Anatomik bozukluklar,
  • Antidepresan ilaçlar,
  • Sigara, alkol, kafein ve uyuşturucu gibi maddelerin kullanımı,
  • Hızlı soluk alıp verme,
  • Çekingen veya obsesif kompulsif bozukluğa sahip olmak,
  • Boşanma, istismara uğrama veya kayıp gibi duyulan üzüntü gibi durumlar da panik atak riskini arttırır.

PANİK ATAK SIRASINDA NE YAPILMALI?

Panik atak sırasında kişi tehlike altında olup olmadığı fark etmesi gerekir. Bu son derece önemlidir. Endişeye kapılmadan yaşananların panik ataktan dolayı meydana geldiğini fark etmeli. Panik atak sırasında yapılması gerekenleri sıralayalım:

  • Öncelikle atak ile savaşmamalısınız.
  • Bulunduğunuz yerde kalmaya çaba gösterin
  • Olumlu, huzurlu ve dinlendirici şeylere odaklanmaya çalışın.
  • Atağın geçici olduğunu kendinize hatırlatın.
  • Yavaş ve derin nefesler almaya çalışın.

Ancak bu ataklar sık sık tekrarlanırsa bir hekime başvurmanız gerekir.

PANİK ATAK TEDAVİSİ

Panik atak tedavisinde bazı medikal ilaçlar ve psikoterapi kullanılır. Bu yöntemlerin nasıl kullanılacağı kişinin yaşadığı atakların sıklığına ve derecesine bağlı olarak değişir. Hastalığın tanısının erken konulup, tedaviye erken başlanması hasta ve hasta yakınlarının maruz kalabileceği zor/travmatik zaman ve durumları azaltacaktır.

Panik bozukluğunda yararı ispatlanmış, başarılı sonuçları gözlemlenen iki tedavi yöntemi mevcuttur. Bunlar ilaç tedavisi ve bilişsel davranışçı terapidir.

  • İlaç tedavisi:  Beyin sinir hücrelerindeki bozuk olan hormon faaliyetlerini düzelterek Panik Ataklarını önleyen ilaçlar kullanılmaktadır Ayrıca antidepresanlar ve kaygı giderici diğer ilaçların panik bozukluğu için etkili olduğu bilimsel olarak ispatlanmıştır. Psikiyatrik muayene sonrası kişiye özel olarak uygun ilaç seçimi yapılmaktadır.
  • Bilişsel davranışçı psikoterapi: Anksiyete bozukluklarında oldukça etkili olan bilişsel davranışçı terapi, kişiye yararsız, gerçekçi olmayan inanışların değiştirilmesi, panik bozukluğunun bir parçası olan düşünce/davranış değişiklilerinde düzenleme yapan yararlı diğer bir tedavi seçeneğidir. Bu tedavide terapist danışanına “alıştırma ödevleri” verebilir.

En etkin tedavi düzenlemesinin bu iki yöntemi kapsayan ikili tedavi modeli olduğu bilinmektedir.

Hayatınızda sürekli panik atak geçirme korkuları yaşıyorsanız ve bununla baş edemediğinizi düşünüyorsanız psikoterapistimiz, bu süreci atlatmanızda sizlere yardımcı olacak. İletişime geçerek sürecin ilerlemesini durdurabilir ve tedaviye başlamak için gerekli olan ilk adımı atabilirsiniz.

“Olguların yalnızca bir kaydedicisi olmayın, onların kökeninin gizemini çözmeye çalışın.” — Ivan Pavlov (1849-1936)

Yorum yapın